
2014'ün Ekim'ın de Avrupa'da 2.ayımda Berlin'de ''babamızın evi'' sayılabilecek Bauhaus Müzesini ziyaret etmeye gitmiştim.Bauhaus ilk girişten itibaren derste öğrendiklerinizin kopyası gibi.Çalışmalar dersteki etkinliklerin cevapları sanki oradaymış gibi.Hiç yabancılık çekmeyip '2aaa bizimkindennn!! aaa şu arkadaşın ödevinden! diyebiliyorsunuz.Hoş tabiki.Dilini bilmediğiniz bir ülkede dilini bildiğiniz bir mekan bulmak.Müze'de Bauhaus'un tarihçesine örnek tutan bütün çalışmaları görebilirsiniz.Daha küçük yaşta sanat okullarından öğrenci taşıyan okulları görünce tasarımda neden geri kaldığınızı bir kez daha anlayabiliyorsunuz.


Bir dönem projesinde hayatımızı google'ye ''chess set'' yazarak geçirdiğimiz,dönemin en çok arananlarına giren satranç setini yakalamak.
Bauhaus'a veda ederken son bir veda fotografı çektirmeden olmazdı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder